Meme kanseri, memeyi oluşturan süt bezleri ve meme başına uzanan süt kanallarını oluşturan hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla gelişen yeni bir oluşumdur.
Bu hücreler vücutta başka yerlere, başka organlara yayılabilme özelliğine sahiptir. Ulaştıkları yerde ana tümöre benzeyen ve kontrolsüz büyüyen kitleler oluşturabilirler. Yaşamı boyunca her 8 kadından birinde meme kanseri görülür.
Meme kanserlerinin %1’i de erkeklerde görülür. Nadir olmasına rağmen erkeklerde de meme kanseri görülür ve tedavisi kadınlara göre değişkenlikler gösterir.
Geliştirilen yeni meme kanseri tedavi yöntemleriyle, hastalığın ileri aşamalarında da yaşam süresi uzamakta ve yaşam kalitesi artmaktadır. Bu yazımızda meme kanseri ameliyatı Ankara konusuna değinmeye çalışacağım.
Tüm kanserler gibi meme kanserinin de oluşumunda tek bir neden sorumlu değildir. Çevresel faktörler, kimyasallar, radyasyon, stres, hormonal faktörler, genetik faktörler, sigara, alkol gibi pek çok faktör meme kanseri oluşumunda rol oynayabilir.
Memede kanser, genel olarak, non-invaziv meme kanserleri (yayılım veya sıçrama yapmayan) ve invaziv meme kanserleri (vücutta lenf bezlerine ve diğer organlara yayılma özelliği olan) kanserler olarak ayrılabilir.
Her meme cerrahı, meme muayenesi öncesi öykü alırken, hastaya ait olabilecek risk faktörlerini sorgulamalıdır. Hasta için tanı yöntemlerini, izlem şeklini ve izlem aralıklarını hastaya göre kişiselleştirmelidir.
Koruyucu yaklaşım ve riskli hastada erken tanı ancak dikkatli ve bilgili bir meme cerrahı ile sağlanır. Meme cerrahisi de, hastanın meme kanserine göre meme cerrahının deneyimiyle kişiselleştirilir.
Yaş: Meme kanseri görülme sıklığı yaşla artar.
Cinsiyet: Tüm meme kanserlerinin %99’u kadınlarda %1’ i erkeklerde görülür.
Irk: Türk toplumu beyaz ırkta yer almaktadır. Beyaz ırkta, meme kanseri riski sarı ve siyah ırka göre daha fazladır.
Genetik Faktörler: Tüm meme kanserlerinin %70-80’i sporadiktir. Yani sadece görüldüğü kişide ortaya çıkar ve kalıtsal özellik göstermez. Meme kanserlerinin %15 aileseldir. Meme kanserlerinin %5-10 oranında ise genetiktir.
Ailede meme kanseri öyküsü: Meme kanserinin genetik geçişinde meme kanserine yol açan pek çok yatkınlık geni vardır. Bu genleri taşımak %15 ailesel kaynaklı meme kanseri riskini gösterir. Özellikle anne ve babası akraba olan bireylerde bu risk artar.
Kişisel meme kanseri öyküsü: Kendisi meme kanseri geçiren kişilerde karşı memede meme kanseri gelişme riski tüm patolojik özelliklerden bağımsız olarak %0,1’ dir.
Meme kanseri dışında kişisel kanser öyküsü: Bazı kanser türleri
Meme yapısının yoğunluğu: Meme bez dokusu yoğun olan kişilerin meme kanseri riskleri daha yüksektir.
İyi huylu (benign) meme hastalıkları: Kişinin kendi memesinde iyi huylu olarak tanımlanabilecek birtakım hastalıklar (proliferatif lezyonlar), meme dokusunda üreme ve çoğalma potansiyelleri nedeniyle meme kanseri riskini artırırlar.
Erken menarş / geç menapoz/Hormon kullanımı: Meme kanseri için risk artırıcıdır.
Doğum Yaşı, Emzirme: Hiç doğum yapmamak, ilk doğum yaşının 35 yaştan büyük olması meme kanseri için risk yaratır. Otuz yaş öncesi emzirmek meme sağlığı açısından iyi katkı sağlar. Hiç emzirmemek, 4 aydan az süre emzirmek, 30 yaşa kadar emzirmeyip sonra emzirmek meme kanseri için risk artırıcıdır.
Obezite: Kilolu olmak, vücut yağ oranının yüksekliği meme kanseri için risk faktörüdür. Vücut kitle indeksinin (VKİ) 28’ den büyük olması meme kanseri riskini artırır.
Alkol, Sigara Kullanımı: Düzenli alkol ve sigara kullanımı meme kanseri riskini artırır.
Radyasyon: Çocukluk çağında göğüs duvarına alınan radyoterapiler (ışın tedavisi),çevresel radyasyona maruz kalmak meme kanseri riskini artırır.
Stres, çevresel faktörler, kimyasallar: Meme kanseri riskini artırırlar. Etkileri ölçülemez sübjektif verilerdir ancak yoğun stres yaşayanlarda, şehirlerde yaşayanlarda, yüksek sanayi toplumlarında meme kanseri riski daha yüksektir.
Her meme kanseri hastasının tedavi kararında meme cerrahı, memede kanser ameliyatı için pek çok faktörü birlikte değerlendirir.
gibi faktörler meme kanserinin ameliyat ile tedavi kararında etkilidir. Bu özelliklere göre hastaya aşağıdaki meme kanseri ameliyatlarından en uygun olan uygulanır. İnvaziv meme kanserleri (lenf bezlerine ve vücuttaki diğer organlara yayılma özelliği olan) için, mutlaka koltuk altı lenf bezlerinin hastalıkla tutulum durumu değerlendirilmelidir.
Hastanın meme kanserli memesi alınmadan, yani hasta olan meme korunarak kanser bölgesinin sağlam cerrahi sınırla (mikroskopik olarak tümör içermeyen sınırlarla) çıkarılmasıdır.
Ek olarak koltuk altı lenf bezleri ameliyatlarından biri yapılır. Bu meme kanseri ameliyatı yapılacaksa, meme koruyucu cerrahi uygulanan memeye mutlaka radyoterapi (ışın tedavisi) uygulanmalıdır. Hasta herhangibir nedenle radyoterapi alamayacaksa, meme koruyucu cerrahi, meme kanseri ameliyatı olarak yapılamaz. Meme Kanserinde Meme Koruyucu Cerrahi, sayfamızı da inceleyebilirsiniz.
Meme kanseri hastasının, kanserli memesinin tamamının alınmasıdır. Meme koruyucu cerrahi uygulanamayacak hastalara, tümör memede birkaç odaktan birden başlamışsa, meme içinde kanser yaygınsa, hasta kanserli memesinin korunmasını istemiyorsa, meme kanseri ameliyatı olarak mastektomi yapılır ve ek olarak koltuk altı lenf bezleri ameliyatlarından uygun olan biri eklenir.
Eğer hasta mastektomi yapılan memesinin, rekonstrükte (alınan memenin yerine yeniden meme yapılması) edilmesini isterse, meme kanseri ameliyat tekniği değişir. Hastaya uygulanacak rekonstrüksiyon yöntemine göre ve hastanın meme kanserine göre, meme cildini koruyucu mastektomi veya meme başını ve meme cildini koruyucu mastektomi yapılabilir.
Bu korunan meme cildi ve/veya meme başı ile hastanın isteğine ve meme kanserinin durumuna göre silikon implant (silikon protez) ile (implantla rekonstrüksiyon) ya da hastanın kendi dokusu kullanılarak (otolog rekonstrüksiyon) yeniden meme yapılır.
Meme kanseri hastasının uygunsa ilk ameliyatta rekonstrükte edilmesi (yeniden meme yapılması),daha iyi kozmetik sonuç sağlayacaktır. Ancak ilk ameliyatta mastektomi yapılmış hastalar için, geç rekonstrüksiyon (alınan memenin yerine yeniden meme yapılması) seçenekleri de mevcuttur. Geç rekonstrüksiyon yöntemleri birkaç aşamalı olabilir.
Meme kanseri memeden çıkarılırken, tümör meme oranına göre farklı düzeylerde yapılan cerrahi girişimlerin genel adıdır. Meme kanserinin onkolojik tedavisi sağlanırken, birtakım plastik cerrahi yöntemler uygulanarak memenin kozmetik görünümü korunur.
Onkoplastik yöntemler memedeki kansere ve hastaya bağlı çeşitli düzeylerde uygulanır. Yapılan temelde bir meme kanseri cerrahisidir ve kanserin cerrahi tedavisi ile ilgili prensiplerden ödün verilmez. Hastanın vücut bütünlüğünün ve kozmetik görünüşünün korunması hedeflenir. Onkoplastik Meme Cerrahisi;
Sentinel lenf nodu, meme kanserinin yayıldığı / sıçrama gösterdiği ilk, bekçi lenf bezidir.
Hastaya ameliyat sırasında, meme başı arkasından verilen lenf kanalları ile taşınan ve lenf bezine ulaştığında daha ileriye geçmeyen özel bir mavi boya (isosulfan blue, patent blue vb) ile koltuk altı bölgesinde saptanır. Ya da yine meme başı arkasından enjekte edilen radyoaktif madde ile işaretlenmiş kolloid, özel bir radyoaktivite sayıcı kullanılarak, maddeyi tutan ilk lenf bezinde koltuk altında saptanır.
Bu yöntemler, cerrahın tecrübesine göre ayrı ayrı uygulanabildikleri gibi, sentinel lenf bezini saptanma güçlüğü yaratan bazı özel durumlarda birlikte de kullanılırlar. Çıkarılan lenf bezi genellikle ameliyat sırasında patolojiye gönderilir.
Donuk kesit (frozen section) yöntemiyle lenf nodunun yarısı hızlı incelenir. Geri kalan yarısına normal patolojik takip uygulanır. Sentinel lenf bezi birden fazla olabilir. Birden fazla olsa bile, hepsi donuk kesitle incelenir. İncelenen lenf bezlerinde kanser yayılımı saptanmazsa, ameliyat koltuk altı bölgesi için bu aşamada sonlandırılır.
İncelenen donuk kesitlerde meme kanserinin yayılımı saptanırsa, koltuk altı lenf bezleri uygun cerrahi teknikle temizlenir (aksiller diseksiyon).
Sentinel lenf bezini saptamak için kullanılan mavi boya ve radyoaktif madde dışında kullanılan başka yöntemler de vardır.
Sentinel lenf bezi biyopsisi yapılan ve donuk kesit incelemesinde kanser yayılımı saptanan meme kanseri hastalarının koltuk altı lenf bezi diseksiyonu (lenf bezlerinin temizlenmesi/alınması) ile tedavi edilmesi standart yaklaşımdır. Bazı meme kanseri türlerinde başlangıç aşamasında da koltuk altı lenf bezlerine yayılım vardır ve ilk ameliyatta lenf bezleri alınabilir.
Güncel meme kanseri tedavisinde ameliyat öncesi kemoterapi (ilaç tedavisi) verilerek koltuk altı lenf bezlerinden tümörün temizlenmesine çalışılır ve koltuk altı lenf bezi cerrahisinin boyutu küçültülmeye çalışılır.
Günümüzde meme kanseri tedavisinde kemoterapi ve radyoterapideki ilerlemelerle seçilmiş bir hasta grubunda koltuk altı lenf bezlerine kanser sıçramış olsa bile tamamının alınmayarak tedavi edildiği hasta grupları vardır. Ya da başlangıçta koltuk altı lenf bezlerine sıçrama olan hastalarda hastalığın türüne göre ameliyat öncesi kemoterapi (ilaç tedavisi) uygulandıktan sonra koltuk altı lenf bezleri değerlendirilir. Kemoterapi sonrası da sentinel lenf bezi biyopsisi uygulanır ve tedavi sonuca göre yönetilir.
Tüm ameliyatlar gibi meme kanseri ameliyatı da anesteziye ve ameliyata bağlı riskleri vardır. Deneyimli bir meme cerrahı meme kanseri ameliyatı öncesinde ve ameliyatta hasta için en uygun cerrahi tekniği seçerek bu riskleri en aza indirir.
Her meme cerrahi ameliyatında gözlenebilecek genel komplikasyonlar (kanama, yara iyileşme problemleri, seroma (yara yerinde sıvı birikmesi),enfeksiyon vb) yine de meme kanseri hastasının özelliklerine ve hastalıklarına bağlı olarak görülebilir. Seçilen her cerrahi tekniğin de kendine özel riskleri olabilir.
Meme kanserinin, hastanın özelliklerine ve uygulanacak cerrahi tekniğin tipine göre meme kanseri ameliyatı süresi 1-6 saat arasında değişebilir. Bu süre her meme kanseri ameliyat yöntemi ve hasta özelliklerine göre değişiklik gösterir. Meme cerrahının tecrübesi de meme kanseri ameliyat süresinde en etkili faktörlerden biridir.
Meme kanserleri; evreleri, tipleri, kanserin hücresel özellikleri, uygulanan tedavi yöntemlerine bağlı olmak üzere tekrar edebilirler. Meme kanseri, ameliyat alanında veya uzak organlarda yeniden ortaya çıkabilir.
Meme kanserini başlatan birçok etken olduğu gibi, tekrar etmesine neden olabilecek de pek çok sebep vardır. Meme kanseri tedavisi sonrası her hasta, kendi içinde değerlendirilerek izlemde tutulur. Oluşabilecek olası nüksler açısından takip edilir. Meme kanseri tekrar eden hastalarda, hastalığın tekrarlama şekline ve yerine göre yeniden tedaviler planlanır ve yönetilir.
Meme kanseri tekrarlama oranları, her kanser tipi, hücresel özellikleri, meme kanseri evresi, kişisel ve genetik özelliklere göre farklılık gösterir.
Meme kanseri ameliyat tipine bağlı olarak ameliyat sonrası ortaya çıkan ağrı, ağrı kesicilerle büyük oranda engellenebilir.
Meme kanseri ameliyatı sonrası, ameliyatın tipine, meme kanser cerrahisinin genişliğine ve hastanın özelliklerine bağlı olarak, hasta ertesi gün veya meme kanseri ameliyatından 2-5 gün sonra hastaneden çıkabilir.
Ameliyat yöntemine bağlı olarak, ameliyat sahasına konan direnler (biriken sıvıları dışarı almaya yarayan özel düzenekli aletler) hastanın ameliyat bölgesinden gelen sıvı miktarının miktarına bağlı olarak çekilirler. Diren çekildikten sonra da bir miktar sıvı birikimi (seroma) olabilir. Hastanın meme kanseri cerrahi tipine göre enjektör yardımıyla boşaltılabilir.
Yara iyileşmesinin durumuna ve patoloji sonucuna göre meme kanseri hastasında gerekiyorsa, kemoterapi, radyoterapi, hormonoterapi gibi ek tedavilere geçilir. Bu tedaviler ameliyatla meme kanseri çıkarılan hastada, hastalığın tekrar etmesini önlemek için, meme kanserinin tipine göre değişen sürelerde ve kürler de uygulanırlar.
Temel olarak başka bir hastalığı olmayan meme kanseri hastalarında normal yaşamda, yeme, içme ve aktivasyonda kısıtlama gerekmez. Yapılan meme kanseri ameliyatı tekniğine ve hastanın ek problemlerine göre her hasta için meme cerrahının önerileri olacaktır.
Meme kanseri ameliyatında koltuk altı lenf bezleri alınmış hastalarda (aksiller diseksiyon) ameliyat tarafındaki kolda lenfödem (lenf bezlerinin alınmasına bağlı, lenfatik sıvının el, ön kol ve kolda birikmesi) gelişebilme riski nedeniyle meme kanseri hastaları, ameliyat tarafındaki kollarıyla ağır işler yapmamalı, o koldan kan aldırmak, serum taktırmak, manikür yaptırmak gibi eylemlerden kaçınmalıdırlar. Toprakla, bahçeyle uğraşırken veya kimyasal içeren bir sıvıyla (çamaşır suyu, deterjan v.b.) iş yaparken eldiven takmalı ve ellerini korumalıdırlar.
Slm ben romanyadayım bir arkadaşım göğüs kanserine yakalanmış tedavi için bana sordu sizi araştırdım süper hocasının sizi tavsiye edecem saygılar
Teşekkür ederim. Geçmiş olsun.
merhaba hocam. 25 yasinda bir akrabam var meme kanseri teshisi konuldu ona. cerrahi operasyon istiyor kendisi. bu mesele ilgili bizi bilgilendirebilir misiniz cok rica ediyorum sizden. onceden tesekkurler.
Geçmiş olsun. Web sitesinden ayrıntılı bilgi alabilirsiniz. Hastanızın tümörü hakkında hiçbir şey bilmiyorum. Yorum yapamam. Hemen bir meme cerrahına başvurmalısınız.
Merhaba . Meme kanserim var sag mememin acil alinmasi gerekiyor . Hangi sehirdesiniz
Çok geçmiş olsun. Ankara' dayız. Muhsin Yazıcıoğlu Cad. 31/28 Çukurambar /ANKARA
Hocam annem için yazıyorum size meme kanseri teşhisi konuldu sonuclar elimizde lütfen size ulaşmam lazım
Geçmiş olsun. Muayehane telefonu 05431151010