Meme kanseri kadın yaşamı boyunca 8 kadından birinde görülen, görülme sıklığı oldukça yüksek ve kadınlarda en sık görülen kanserdir. Kadınlarda en sık görülen kanser olması ve bu konuda yapılan pek çok çalışma ile de pek çok tedavi seçeneğine olanak sağlamıştır.
Meme kanseri tedavisinde, memenin komple alınması günümüzde giderek azalmıştır. Günümüzde meme kanserlerinin yaklaşık %75-80’ i meme alınmadan tedavi edilebilmektedir. Yani meme kanserinde meme alınmadan ameliyat seçeneği mevcuttur. Bu işlemlerin tümüne genel olarak meme koruyucu cerrahi adı verilir.
Meme kanserinde memenin tamamen alınarak ameliyat edilmesine mastektomi denir. Mastektomi,
yapılması gerekir.
Mastektominin de çeşitli yapılma seçekleri vardır.
Meme koruyucu cerrahi (segmentalmastektomi, tümörektomi, lumpektomi) meme yapısı ve tümör boyutu uygunsa meme kanseri için meme alınmadan, kanserli bölgenin uygun cerrahi teknikle, tümör içermeyen patolojik cerrahi sınırlarla çıkarılması işlemidir.
Meme kanserinin memede kapladığı alana göre eğer tümör memenin %20 sinden küçükse direkt sağlam cerrahi sınırla meme kanseri, meme alınmadan ameliyatla çıkarılabilir.
Meme kanserinin meme de kapladığı alan memenin %20-40’ ı arasındaysa, memenin yine korunması mümkündür, ancak bu aşamada meme cerrahının onkoplastik cerrahi tekniklere hakim olması ve uygulayabilmesi gerekir. Hastanın meme yapısına ve tümörün memede yerleşim yerine göre seçilecek uygun onkoplastik teknikle, meme kanseri için meme alınmadan tedavi sağlanabilir.
Tüm bu ameliyat yöntemlerinde ana amaç meme kanserinin tedavisidir ve onkolojik prensiplerden ödün verilemez. Tümör için cerrahi sınırlar negatif olmalıdır. Uygulanan cerrahi teknikle geride kozmetik olarak kabul edilebilir bir meme kalmalıdır.
Bazı meme kanserleri, tanı anında memede ileri evrede saptanabilir. Meme kanserinin boyutu büyüktür. Koltuk altı lenf bezlerine tümör yayılım yapmış olabilir. Bu durumda meme kanserinin biyolojik alt tipine göre, meme kanseri ameliyatı öncesi kemoterapi (kanserin ilaçla tedavisi) uygulanarak meme tümörü küçültülür, koltuk altı lenf bezlerine yayılım tedavi edilir. Böylece hastaya uygulanacak cerrahi tedavinin boyutu küçültülerek, hastanın memesi ve koltuk altı lenf bezleri korunabilir.
Biyolojik alt tipe göre meme kanserleri uygulanan bu kemoterapiye çeşitli derecelerde yanıt verirler. Ya meme kanseri tamamen kaybolur, ya kısmen küçülür ya da hiç değişmez. Tümörün patolojik alt tipi, reseptör durumuna göre hangi tümörlerin tedavi yanıtının nasıl olacağı öngörülebilir.
Kemoterapi planı yapılırken tümör alanları ve meme kanseri yayılımı patolojik olarak kanıtlanmış lenf bezi işaretlenmelidir. Tümör tamamen kaybolduğunda böylece tümör alanı işaretlenerek cerrahi yapmak ve memeyi korumak, yani meme kanseri için memeyi almadan tedavi etmek mümkün olacaktır.
Bu işlemler için meme konusunda deneyimli bir genel cerrahi veya meme cerrahisi uzmanına ihtiyaç vardır. Çünkü eski tümör alanın görüntüleme ile haritalanması ve buna uygun cerrahi planı ile hastanın memesinin ve koltuk altı lenf bezlerinin korunması mümkündür.